Politika Güncelleme Tarihi: 5 Ara 2017 12:46

Devlet Bahçeli: Reza Şarlatanı Türkiye'de yargılansın

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup toplantısında konuştu. Zarrab'ın tanık olarak ifade verdiği davayla ilgili olarak, "ortada suç yoktur demiyoruz" diyen Bahçeli, "ABD'deki yanlı mahkemelerde Türkiye yargılanmaktadır, buna razı olamayız" şeklinde konuştu.

Devlet Bahçeli: Reza Şarlatanı Türkiye'de yargılansın

 MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bahçeli, Reza Zarrab’ın (Rıza Sarraf) Türkiye’de yargılanmasını istediklerini belirterek, “Bizim tarafımız Türkiye’dir, tarafsızlık namussuzluktur” dedi.

Bahçeli’nin konuşmasından satır başları şöyle:

ASIL ENGEL BOYUN EĞMEKTİR: Engelli olmak umutsuzluğa teslimiyet değildir. Çaresizliğe gömülmek, hayatın dışına çıkmak hiç değildir. Bir defa, bu kaçınılmaz hakikati anlamak ve kavramak lazımdır. Ruh ve vücut sağlığımızın ilelebet garanti altında olacağını söyleyemeyiz. Engelli olmak yetersizlik, acziyet, acınacak bir durum olarak asla değerlendirilmemelidir. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü aynı zamanda tutarlı bir vicdan muhasebesi yapılmasının fırsatıdır. Engelli kardeşlerimize önceliği vermeli ve onlara hak ettikleri ilgi ve alakayı gösterebilmeliyiz. Sadece 3 Aralık günü ya da 10-17 Mayıs Haftası’nı da beklemek hakkaniyetli bir davranış değildir. Asıl engellilik karamsarlıkla birlikte engellere boyun eğmektedir. Kendi alanlarında rekorlar kıran kardeşlerimiz engelleri birer birer atlayarak isimlerini milli hafızaya yazmışlardır.

KADIN İNSAN DEMEKTİR: Demokrasinin erdem ve emanetlerine sahip çıkmanın ilk şartı temsil ve katılımın önündeki pürüzleri gidermek, herkesin ülke yönetimine katılmalarını temin etmektir. Kadınların seçme ve seçilme hakkını elde etmeleri uzun ve zorlu bir sürecin sonunda gerçekleşmiştir. Kadın demek insan demektir, insan ise eşrefi mahlukattır. Kadınlar aktif ve fedakarca mücadele ederken demokratik imkanlardan mahrum olmaları akla ziyan bir çarpıklıktır. Ne üzücüdür ki bugünlerde kadınların her sorunları, karşılaştıkları zulüm ve zorbalıklar korku verir dereceye ulaşmıştır. 2016’da 338 kadın şiddetle can vermiştir. Bu yılın ilk 10 ayında ise 337 kadın can vermiştir. Kadına şiddet artıyorsa medeni olmaktan, medeniyet seviyesinin yükselişinden nasıl bahsedeceğiz. Kadınların katline nereye kadar seyirci kalacağız? Kadınların feryatları ne zamana kadar duyulmayacak? Kadın cinayetleri kesilmeden insanlıktan bahsedemeyiz. Bahanesi ne olursa olsun kadına şiddet konusu çözülmeden uzanan eller kırılmadan seçme ve seçilme hakkını konuşmanın tek başına anlam ve karşılığı olmayacaktır. Kadın şiddetine son verilmeden konuşamayız, adam gibi adam olamayız. Parti olarak her zaman kadınlarımızın yanındayız.

RUSYA YPG’DE SAKINCA GÖRMÜYOR: Türk milleti çetin şartları çevik iradesi ile aşmanın çabasındadır. Pek çok sorun birikmiştir. Üzüntümüz sorunların gittikçe kemikleşmesidir. İç meselelerimizin ağırlığı, siyasetteki gelgitler bugün daha fazladır. Türkiye zaman ve zemin kaybetmektedir. Güney sınırlarımız boyunca yuvalanan ihanet mevzi kazanmaktadır. Tehdit artmıştır. ABD’nin YPG ile bağı tüm itirazlarımıza rağmen sürmektedir. Teröristler cesaretlendirilmektedir. Verilmiş sözler çiğnenmektedir. Türkiye’nin çıkarlarını perdelemek maksadıyla küresel fitne ile düşmanca oyunlara bel bağlamışlardır. Rusya, Deyrizor’da YPG ile poz vermekte, aynı kalıp ve kareye girmektedir. Bunda da bir sakınca görmemektedir.

ABD’DE KURULAN YANLI MAHKEMELERE SESSİZ KALAMAYIZ: Ekonomik oyun ve operasyonlar devamlı körüklenmektedir. ABD’de kurulan yanlı mahkemelerde Türkiye
yargılanmaktadır. Buna razı olamayız, sessiz kalamayız. Karanlık ve kaçak bir şahsın, hain bir suçlunun kirli itirafları ülke kamuoyunu meşgul etmektedir. Türkiye’den nasıl kaçtığı ya da kaçırıldığına dair türlü spekülasyonlar yapılmaktadır. Türkiye’yi yere düşürmek amacıyla yer çekimi ile yarışanların iffetsizlikleri hepimizin gözü önünde cereyan etmektedir. Zehri zemzem diye yutturmaya çalışan dolandırıcılar ülkemizin saygınlığını zayıflatmanın hevesine kapılmışlardır. Türkiye soytarıların ithamı ile değerinden bir şey kaybetmeyecektir. Türkiye’yi sanık, şarlatanı tanık yapan, jürisi alık, iddiaları sarsak olan sözde hukuk sistemi her zaman her daim ayaklarımızın altındadır. Her zaman öfkemizin hışmına uğrayacaklardır. Biz demiyoruz ki ortada suç yoktur, demiyoruz ki şarlatan yargılanmasın. Hukuki sınırları Türkiye Cumhuriyeti’dir. Uluslararası kumpasın hükmü Türkiye’de geçmeyecektir.

TARAFSIZLIK NAMUSSUZLUKTUR: Karanlık ve kaçak bir şahsın, hain ve casusun itirafları ülke kamuoyunu meşgul etmektedir. Türkiye’den nasıl kaçtığına veya kaçırıldığına dair spekülasyonlar yapılmaktadır. ABD’deki yanlı mahkemelerde Türkiye yargılanmaktadır, buna razı olamayız. Biz demiyoruz ki ortada suç yoktur. Biz demiyoruz ki şarlatan yargılanmasın. Suç nerede işlenmişse hukuki sınırlar orasıdır. Bizim tarafımız Türkiye’dir, tarafsızlık namussuzluktur. Türkiye’nin kaybetmesine oynayanlar, en acı yenilgiyi tadacaklardır. Bunlara merhamet ise maraz doğuracaktır. 

Ekleme Tarihi: 5 Ara 2017 12:46