Politika Güncelleme Tarihi: 8 May 2017 20:33

“Vakıflara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var”

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Vakıflar Haftası Açılışı ve Uluslararası Vakıflar Forumu’nda” yaptığı konuşmada, “İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında; açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde, vakıflara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var" dedi. 

“Vakıflara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var”

Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Vakıflar Haftası Açılışı ve Uluslararası Vakıflar Forumu’nda” yaptığı konuşmada, “İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında; açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde, vakıflara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var" dedi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi’nde Vakıflar Haftası açılış töreni ve Uluslararası Kudüs Vakıfları Forumu düzenlendi. Forumda konuşan Başbakan Yardımcısı Veysi Kaynak, “Bu forumda Kudüs şehri ve çevresinin ekonomik kalkınmasında vakıfların rolü ilmi seviyede tartışılacak ve İslam dünyasına bir kalkınma modeli olarak Kudüs vakıfları ortaya konulacak. Bir vakıf medeniyeti olan Osmanlı, bir vakıf külliyesi etrafında yalnızca şehirler kurmamış, aynı zamanda o şehri ayakta tutacak sosyal, kültürel, ekonomik alanlarda vakıflar kurarak, mekan ile insanı birlikte düşünerek hayatın her yönünü kuşatan vakıflar kurmuştur” dedi.

Başbakan Yardımcısı Kaynak, “Ecdadımız, insanlara uzun yıllar hizmet edecek köprüler, hanlar, hamamlar, medreseler, camiler gibi eserler inşa etmenin yanı sıra, tabiatın korunmasını da amaçlamış, hatta tabiattaki her canlıya sahip çıkacak müesseseler kurmuştur. Bu bağlamda yaralı kuşları tedavi etmeyi amaçlayan vakıflar, kuşların barınmasını sağlayacak kuş evleri, nehirleri temizleme görevini üstlenen vakıflar ve kışın vahşi hayvanlara yem veren vakıflar dahi kurulmuştur. Garip gurebaya sahip çıkacak, mahkumlara yardım edecek, genç kızlar için çeyiz, kimsesiz ve dul kadınlar için sığınma evleri gibi hayatın sosyal alanlarını kapsayan birçok vakıf eserini de imar ederek, bütün toplumsal kesimlere şefkat ve merhamet elini uzatmıştır” ifadelerini kullandı.

"VAKIFLARA HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK İHTİYACIMIZ VAR"

Din, kültür, sanat, edebiyat ve felsefenin tarih boyunca insanı merkeze alan fikirler üzerinde yoğunlaştığını belirten Kaynak, “Bu fikirlerin insanın daha mutlu ve huzurlu hayat sürmesini amaç edindiğini, bu bağlamda insanoğlunun görevinin doğru, güzel ve iyi olanı bulup ortaya çıkarmak, yeryüzünde dengeli bir hayat inşa etmek, sosyal ilişkileri kuvvetlendirmek ve dünyayı daha yaşanılır hale getirmektir. Ecdadımız, Osmanlı döneminde Diyarbakır’da ilkokul hocalarına sigarayı yasaklayan vakıf kurmuştur. 1833 yılında Diyarbakır Şehremini Belediye Başkanı Mehmet Ragıp Efendi tarafından kurulan bu vakıf, o tarihte de önemli neticeler elde etmiştir” şeklinde konuştu.

Geçmişten bu yana Mekke-i Mükerreme’ye, Medine-i Münevvere’ye, Kuds-ü Şerif’e büyük önem verildiğini hatırlatan Kaynak, “Ayrıca bu forumu gerçekleştirdiğimiz İstanbul da bu şehirlerden sonra İslam Peygamberi Efendimiz SAV’in fethini hedef gösterdiği, onu fethedecek komutanı, fethedecek askeri övdüğü şehirlerden biridir. Peygamberimizin bu övgüsüne mazhar olabilmek için sefere çıkanlar arasında hemen yanı başımızda medfun olan Ensar’ın en şereflilerinden Eyüb el Ensari Hazretleri’ni saymadan olmaz. İşte ecdadımız, fetheden kumandanı ve askeri övgüye mazhar olan bu şehri de sosyal, ekonomik, kültürel ve mimari açılardan ihya etmek için çok sayıda vakıf kurmuş, onları yaşatacak akarları da ihdas etmiştir. Bütün bunları yapabilmek için varlıklı olmak yeter şart değildir. Bunları yapabilmek için öncelikle vakıf olmak gerek. Efendimizden 1430 sene sonra kendi vatanında bir zalim diktatörün zulmünden, bombasından nefsini, neslini ve iffetini korumak için muhacir olma durumuna gelmiş Suriyeli kardeşlerimize ’açık kapı politikası’ uygulayarak, ’Ensar’ olma şerefine nail oldunuz. Aynen ‘Ensar’ın en büyüğü Eyüp el Ensari Hazretleri’nin Efendimiz’e ev sahipliği yaptığı gibi. Siz sadece bununla kalmadınız, bütün milletimize de bu şerefi ve hazzı tattırdınız. O yüzden kainata, eşyaya ve insanlara vakıf olan insan, mazisini bilen, atisini hedefleyen insan gerek. İslam dünyasının, insanlığın bu en zor zamanında açlıktan ölen, bombalardan ölen, mezhep çatışmalarından ölen, ırkçılık illetinden ölen kadınların, çocukların olduğu dönemde vakıflara her zamankinden daha çok ihtiyacımız var” dedi.

(Doğan Can Cesur /İHA)

Ekleme Tarihi: 8 May 2017 20:33